Üniversiteye Hazırlanırken En Sık Yapılan 6 Hata

Başarılı olmak istemeyen öğrenci pek azdır. Çoğu öğrenci gece yatmadan önce başını yastığa koyduğunda istediği üniversiteye ve bölüme, üniversite hayatına, okulu bitirdikten sonraki meslek hayatına dair hayaller kurar. Her ne kadar çeşitli hayalleri olsa da bazı öğrenciler motivasyon sıkıntısı yaşar. Bir türlü harekete geçemez. Bazı öğrenciler ise gerçekten elinden geleni yapıyor, uzun saatlerini ders başında harcıyor fakat istediği sonuçları alamıyor olabilir. Her ne kadar üniversite sınavına çok az bir süre kalmış olsa da hala daha bazı şeyleri düzeltmek için geç değil. Kişiliğinize ve ilgi alanınıza göre hedef belirlemede önemli bir çözüm ortağı olan bitest’in uzman ekibi sınava hazırlanan öğrencilerin en sık yaptığı
bazı hatalara değindiler.

Kendine özgü ders çalışma yöntemini bulamamak

Her öğrencinin dersi anlama ve uygulama yöntemi çeşitlilik gösterir. Bunun arkasında yatkın olduğumuz zekâ türü yatar. Örneğin kimi öğrencinin sözel zekâsı gelişmiştir. Bu tür öğrencilerin dersi bir öğretmenden dinlemesi, ders notlarını kendi kendine sesli tekrar etmesi benzeri metotlar yararlı olur. Kimi öğrencilerin ise görsel zekâsı gelişmiştir. Bu tür öğrencilerin hem ders sırasında hem kendi başlarına çalışırken not tutmaları, dersle ilgili çeşitli tablo ve görsellerden yararlanmaları daha faydalıdır. Dolayısıyla çevresindekilerin uyguladığı popüler metotlar yerine her öğrenci kendisine en uygun ders çalışma yöntemini deneme-yanılma ile bulması gerekebilir

Zorlanılan konuları en sona bırakmak

Öğrencilerin birçoğu zorlandığı konulardan kaçınmaya, onları en son ana kadar ertelemeye yatkındır. Genelde iyi oldukları konuları tekrar tekrar çalışır, o konularda testler çözerler. Aslında bu anlaşılabilir bir davranıştır çünkü böylece öğrenci daha olumlu test sonuçları görür ve kaygısını bir nebze hafifletir. Fakat üniversite sınavı çerçevesinde zaten iyi olunan konuları mükemmelleştirmeye pek ihtiyaç duyulmaz. Öğrenci hiç bilmediği ya da ciddi eksiği olan konulara yönelmelidir.

Kendini fazla ödüllendirmek

Bir öğrenciden de öte herhangi bir insanın yaklaşık bir yıl boyunca aralıksız, çok katı bir disiplinle çalışması tabi ki hem fizyolojik hem psikolojik sağlığı açısından pek iyi bir şey değildir. Kişinin zaman zaman kendi çabalarını ödüllendirerek motivasyon sağlaması yararlı olacaktır. Fakat öğrenci bu ödüllerin boyutuna dikkat etmelidir. Örneğin, bir deneme çözdükten sonra saatlerce dizi/film izlememeli ya da tüm gününü video oyunu oynayarak geçirmemelidir.

Uyku ve beslenmeyi ihmal etmek

Sınava hazırlanma sürecinde en kritik noktalardan biri iyi bir uyku ve beslenme düzenidir. Uzun dönemli uyku eksikliği ve düzensiz beslenme sonucu motivasyon eksikliği, gün boyu yorgunluk, odaklanma sorunları, hafıza sorunları gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

Sosyal hayatı sıfırlamak

Sınava hazırlık yılında öğrenci doğal olarak önceki dönemlerdeki kadar yoğun bir sosyal yaşantıya sahip olmayacaktır. Fakat bunu tamamen sonlandırmak da bir o kadar zararlı olabilir. Yakın dostlarımız stres zamanlarındaki en büyük yardımcılarımızdan biridir. Aşırı kaçılmayan dozunda bir sosyalleşme öğrenciye motivasyon sağlar, stres ve kaygı seviyesinin düşmesinde yardımcı olur.

Kişiliğine uygun hedefler belirlememek

Bölüm tercihinin sınavdan alınan puana göre ya da belirli bir mesleğin gündemdeki popülerliğine göre yapılması çok sık karşılaştığımız bir şeydir. Tercihini bu biçimde yapan öğrencilerin önemli bir kısmı üniversite eğitimleri sırasında ya da sonrasında meslek değiştirmek istemektedir. Bu durumda ortaya öğrenci için ciddi bir zaman kaybı ve hem öğrencinin kendisi için hem de ailenin ve devletin maddi kaynakları açısından ciddi bir zarar görülmektedir. bitest, kendi geliştirdiği kişilik envanteri yoluyla öğrencilerin kişilik profillerini çıkartır ve onlara en uygun üniversite bölümlerini belirler. Böylece öğrenciler gelecekte daha mutlu olacakları mesleklere yönelirler. 

Bitest’in kariyer testini deneyimlemek için: https://kariyer.bitest.org/Kariyer/Index

Bitest hakkında:

• Kişiliğin alt boyutlarını 9 ana kategoride ve yüzlerce karakter eğilimi ile birlikte ölçer.

• Ana ekol olarak psikoloji dünyasında önemli bir yeri olan ENNEAGRAM Kişilik Modeli’ni temel alır.

• Çeviri ya da uyarlama değildir.

• Türk kültürüne uygun olarak bilimsel sentez çalışmaları yapılarak hazırlanmıştır.

• Başlangıçta 144 maddeden oluşan test, yüzlerce denek üzerinde yapılan ön uygulamaların verileri üzerinde yapılan geçerlik/güvenirlik analizleri sonucunda 3 aşamadan ve 60 sorudan oluşarak son halini almıştır.

• Test içerisine serpiştirilmiş kontrol sorularıyla verilen yanıtların tutarlılığı kontrol edilmektedir.

• Testi yanıtlayan kişilerin mevcut kişilik özellikleri yerine, ideal özellikleri yansıtabilme riskini ortadan kaldırması amacıyla test içerisinde 3 farklı alarm sistemi yerleştirilmiştir.

• Kişinin kendisini olduğundan daha güçlü, daha iyi ya da daha bilgin yansıtabilme ihtimalini tespit etmek için geliştirilen alarm sistemleri, verilen yanıtları değerlendirdiğinde şüphe duyduğu bu kişilere test sonucunda rapor vermemektedir.