Her yıl olduğu gibi bu yıl da ilişkilerini dönüştürmek ve daha sağlam temellere oturtmak isteyen çiftler için değişim fırsatı yen yılla birlikte geliyor. Ancak değişimin kendiliğinden gerçekleşen bir olgu olmadığını belirten Çift Terapisti Uzm. Psk. Dr. Sevilay Abudaram, 2026’da çiftlerin dikkat etmesi gereken 6 noktayı sıralıyor.

Yeni yıl, yaşanacak günlerin ve elde edilecek deneyimlerin başlangıç simgesi olarak kabul ediliyor. Yeni yılın kendisi tek başına bir şeyleri değiştirmese de bu dönemi bir milat olarak kabul etmek, bireylerin kendilerini ve ilişkilerini dönüştürmeleri için önemli bir fırsat sunuyor. Değişimin kendisi oldukça soyut bir kavram olsa da bir sürece, emeğe ve çabaya ihtiyaç duyuyor. Bu çaba ve süreç sonunda da soyut olan değişim, daha gözle görülür ve fark edilebilir hale gelerek somutlaşıyor. Bu nedenle 2026’nın, soyut değişimlerin başlangıcını temsil eden somut bir zaman dilimi olarak öne çıktığını belirten Çift Terapisti Uzm. Psk. Dr. Sevilay Abudaram, 2026’da çiftlerin dikkat etmesi gereken 6 noktayı sıralıyor.
“2026 Daha Sağlıklı, Mutlu ve Keyifli Bir İlişki İçin Fırsat”
Sevilay Abudaram, “2026 yılı çiftlerin ilişkilerini daha sağlıklı, mutlu ve keyifli bir şekilde yaşayabilmeleri adına yapacakları yenilikler için güzel bir fırsat. Peki, yeni gelen yılda çiftler ilişkilerinde nelere dikkat etmeli, neleri değiştirme ve dönüştürme çabasına girmeli? Bu cevaplar ilişkinin kalitesini, çiftlerin duygusal dünyasının doyurulmasını ve kişilerin gerek ilişkilerinde gerekse kendi hayatlarında mutlu birer insan olmalarını sağlayabilir.” ifadelerinde bulunuyor.
2026’da Sağlıklı Bir Birliktelik İçin Bu 6 Noktaya Dikkat
Uzm. Psk. Dr. Sevilay Abudaram, 2026 yılında dikkat edilmesi gereken bu unsurları iletişim dilini oluşturma, paylaşımı arttırma, planlı olma, bireysel alanlara önem verme, romantizme ve cinselliğe önem verme ve duygusal banka hesabını doldurmak üzere 6 temel hedef olarak sıralıyor.
1. İlişkinize has bir iletişim dili oluşturun. Öncelikle, yeni gelen yılda çiftlerin ilişkilerinde iletişim diline dikkat etmesi ve kendi ilişkilerine has bir dil oluşturmayı hedeflemesi gerekmektedir. Çiftlerin birbirlerinden istekleri, beklentileri, sevgilerini ifade etme biçimleri ve tartışmayla baş etme yöntemleri kendilerine has bir şekilde mevcuttur. Bunlar birbirinden tamamen farklı olabilir. Ancak asıl mesele, o ilişkiye ait, her iki tarafın da isteklerinin duyulduğu ve beklentilerinin karşılandığı bir dil oluşturmaktır. Bu durum, ilişkide sadece bir tarafın isteklerinin yerine gelmesi, diğerinin de buna uyumlanması demek değildir. Aksine, her ikisinin de sarih bir biçimde kendi beklentilerini birbirlerine anlattıkları ve her ikisinin de ihtiyacının karşılandığı bir yolu bulmak üzerine kurulmuş bir iletişim dilidir. Bu yapı, parmak izi gibi o ilişkiye özgüdür. Bu dili oluşturmak, gerginliklerin önüne geçecek çok önemli bir adım olacaktır.
2. Dijital dünyaya inat paylaşımı artırın: Dijital platformların her geçen gün hayatın içine daha da sızdığı aşikârdır. Oturulan yerden evin alışverişinden, yurtdışındaki bir arkadaşa hediye göndermeye kadar birçok iş, çok fazla fiziksel efor sarf etmeden yapılabilmektedir. Bu durum zaman ve çaba tasarrufu sağlarken, bir yandan da bu tasarrufun ilişkiye yansıması tehlikeli olabilir. Paylaşım ortamının olmaması; herkesin tek başına işlerini hallettiği, çiftler arasında etkileşim olmadan günlerin ve akşamların geçmesine sebep olur. Hatta öyle ki, çift baş başa yemeğe gittiğinde bile, ikisi de kafasını telefonlarından kaldırmadan yemek yer hale gelebilir. O nedenle, dijitalleşen bu çağda, ilişkilerin bu durumdan olumsuz etkilenmemesi için paylaşımı artırmak şarttır. Baş başa yemekler planlamak, uzun sohbetler etmek, hayallerden ve hedeflerden konuşmak paylaşımın ilk kuralıdır. Buna ek olarak, daha önceden hiç denenmemiş bir hobiyi hayata dahil etmek paylaşımı artıracağı gibi, yeniliği ilişkiye katmak heyecanı da artıracaktır. Ayrıca, sosyal çevreyle beraber katılınacak aktiviteler de ilişkideki paylaşım alanını çoğaltacaktır. Buradaki önemli hedef, o ilişkiye has olan paylaşımı artırmak olmalıdır.

3. Belirsizliği planla yok edin. Yeni gelen yılla beraber, önündeki günleri ve ayları planlamak ilişkinin bir ihtiyacı olabilir. Çünkü bazen konuşulan hedefler ve yaşanmak istenenler sadece konuşulduğunda ancak herhangi bir aksiyona geçilmediğinde, ileri bir tarihte sorun olarak gündem maddesi haline gelebilir. Bunun önüne geçmek için, ilişkideki belirsizlikleri kaldırmak ve tarihleri bir fırsat olarak değerlendirmek gerekir. Planlı davranmak, ilişkinin belirsizliklerden ve soru işaretlerinden sıyrılmasına yardımcı olacaktır.
4. Bireysel alanlarınıza saygı gösterin. İlişkide ne istediğini bilen, ilişkisinden ve partnerinden beklentileri zihninde net olan, hayatında nelerin kendisini mutlu, nelerin mutsuz ettiğini bilen ve bunların farkında olan bir insan olabilmek için, kişinin kendini tanıması gerekmektedir. Kişinin kendini tanıması için ise bireysel bir alanının olması zorunludur. Bu sayede içsel keşiflerin yapıldığı, zihin muhasebesinin tutulduğu ve kişinin kendisiyle ilişkisine temas ettiği alanlar yaratılmış olur. İlişkide partnerle beraber vakit geçirildiği gibi, kişinin kendisiyle de vakit geçirmesi bu ihtiyaçlara hizmet edeceği için çok kıymetlidir. Kendi bireysel alanına önem vermek ve bu alanı yaratmak için harekete geçmek ise bir diğer hedef olmalıdır.
5. Romantizm ve cinselliği önceliklendirin. Romantizm ve cinsellik, ilişkinin en önemli atardamarlarıdır; ilişkiye hayat verir ve canlılık katar. Eğer romantizm ve cinsellik ilişkide azalırsa, ilişki nefes alamaz ve yolda ilerlerken tekleme riskiyle karşılaşır. Yeni gelen yılın bir hedefi olarak, romantizmi ve cinselliği önceliklendirmek için emek vermek gerekmektedir. Cinsellik, ilişkinin yakınlık alanını oluşturur. Duygu dünyalarıyla zihin dünyalarının birleştiği, sınırların kalktığı bir oyun alanıdır. Çiftlerin arasındaki yakınlığı artırır, bağlılığı kuvvetlendirir ve paylaşımın olmasını sağlar. Bir ilişkide sadece cinselliğin olması o ilişkinin tüm ihtiyaçları karşıladığı anlamına gelmez; ancak karşılıklı beklentilerin bir seviyede karşılandığı ilişkide, duygu doyumunun, bağlılığın ve yakınlığın arttığı anlamına gelir. O nedenle, ilişkinin aydınlık olması için, romantizm ve cinselliğe verilen önemin ve emeğin artırılması bir diğer hedef olmalıdır.
6. Duygusal banka hesabınızı doldurun. Zor zamanlarda harcanabilecek tek sermaye “Duygusal Banka Hesabı”dır. Eğer bu hesapta sevgi, takdir ve güven birikimi yoksa, ilk krizde ilişki epeyce sarsılır. Eğer bu kriz ilişkiyi sarsıyorsa, krizle mücadele etme biçiminin gözden geçirilmesi gerekir. Bu durum yetersizlik, çaresizlik ve korku gibi birçok duygunun hissedilmesine sebep olabilir. Krizlerle baş edebilmek için “kaliteli zamana” ihtiyaç vardır. 2026 yılını bir fırsat olarak değerlendirip, kaliteli zamanları artırmak için planlar yapılabilir. Bu durum, ilişkiye oksijen maskesi takmak gibi olacaktır.